Burhaniye-Samandağ bisiklet turu 3. Gün
9 Ekim 2020 İvrindi-Ilıca
Sabah keyifli uyandık, herkeste tekrar yola çıkmanın heyecanı var. Kahvaltı ve kahve keyfinin ardından İvrindi'den erkenden ayrıldık. Yoğun sis ve kırağı altında ana yoldan Naplı sapağına kadar sürüp bu noktada köy yoluna saptık.
Bu arada güneşle beraber hava ısındı, köy yolunda başaklanmaya bırakılmış tarlalarla birlikte bizim de keyfimiz yerine geldi. Domates, biber, patlıcan mevsimin son ürünlerinden biraz toplayıp birkaç da kavun yedikten sonra Aktarma Köyü'ne doğru hafif hafif ama sürekli yükselerek yola devam ettik.
Öğle saatlerinde hava sertleşti ve yoğunlaşan bulutlarla birlikte yağmur da gelince, kapısında SYM Çifliği yazan evin saman deposuna sığındık. Siyami Bey ve eşi Habibe Hn' la da bu vesileyle tanışmış olduk.
Sağolsunlar bizi verandalarına davet ettiler, çiftliği gezdirdiler, çabucak çay demleyip kahvaltı hazırladılar ve sımsıcak sohbetleriyle çok güzel ağırladılar .
Bisikletle gezmenin bir güzel tarafı da bu sanırım. Pekçok insan biraz şaşırarak biraz da gıpta ederek bakıyor bu iradeye, bu azme ve harcanan bu efora.. "Yani ne var arabayla gidilse amaç gezmekse, böyle pedal pedal yol ürer mi, biter mi??" sorusu en çok karşılaştığımız şey. Verdiğimiz cevap tatmin etmiyor tabii kimseyi ama gönüllerini fethediyoruz insanların galiba ve sanıyorum bu nedenle bu salgın günlerinde, bu kimsenin kimseye güvenmediği ortamda bile destek olmak, ufacık da olsa katkıda bulunmak isteğiyle bize kapılarını, bahçelerini hatta sofralarını açmakta tereddüt etmiyorlar.
Gerçekten unutulmaz anılar biriktiriyor, muhteşem insanlarla tanışıyoruz. Bunların hiçbirini araçla gezerken yaşamak mümkün değil inanın. Ama biliyorum ki onlar da aynı hisleri taşıyorlar ve nerede olursa olsun tekrar karşılaşma şansımız olursa o günün anısı, sıcaklığı hepimizi sımsıkı sarıp bize aynı güzelliği yaşatacak.
Yağmurun hafiflemesiyle birlikte SYM Çiftliği'ni de geride bırakıp Ortaca, Şamlı ve Armutalan Köyleri üzerinden yola devam ettik. Bu arada hep çıktık, hep irtifa aldık, aralıklarla yağan yağmur ve hızı artan rüzgarla da boğuşup durduk.
Armutalan Köyü'nde imdadımıza harika üzümler yetişti🙏🙏💖 Bahçe çitine sarılmış asma yapraklarının altında öyle güzel kurumaya durmuşlar, öyle ballanmışlar ki bir anda kan şekerlerimiz yükseldi hepimiz kendimize geldik.
Geceyi Ilıca'da Ilıca Park Otel'de geçirdik. İki kişilik odalara yine kişi başı 50 TL ödedik. Otelin apart bölümü bisikletler için gayet uygundu. Ortak kullanıma açık mutfak bölümünde de başakladığımız sebzelerle bulgur pilavımızı pişirdik. Islak soğuk ve yorucu günün ardından termal su ve sıcacık odalar adeta ilaç oldu hepimize.
Günlük sürüş 60 km
Toplam 152 km












Yorumlar
Yorum Gönder